Gecenin bir yarısı oynanan maçta (evet Copa Del Rey 23.00 maçlarına kıl oluyorum) Atletico Madrid Recreativo Huelva karşısında 4-0 öne geçmesine rağmen skor bir anda 4-1 olduğunda "yüz yüz kuyruğuna gel!" lafının İspanyolcası tribünlerde ağızdan ağıza dolaşmış olmalı diye tahmin ediyorum. Fakat 84'te Simao, Vicente Calderon'u sevindiren 5. golü atarak turu Madrid'e getirdi ve sonrasında Gooolaaazo diye haykırarak bu kareyi bizlerle paylaşmış oldu.
Lucas Neill Galatasaray'da. Devre arasında gerçekleşen bu transfer gayet yerinde oldu. Everton'da UEFA'da oynamamış olması, Galatasaray'da hem Avrupa'da hem de ligde forma giyeceği anlamına geliyor Lucas Neill'ın. Avustralya'da da Galatasaray'ın adı daha fazla anılacak anlaşılan. Bu transfer dışında bir de santrfor transferi yakın zamanda gelebilir. Malum Baros hala iyileşmedi ve daha en az 1 ay dönemeyecek. Tetikte olalım...
Efes Pilsen için yola devam ya da tamam gecesiydi bu gece. Litvanya'da Lietuvos Rytas'ın Unicaja Malaga'ya yenilmesi, Efes Pilsen'in Fransa'da Entente Orleanaise'ı mağlup etmesi gerekiyordu. Efes Fransa'da 60-75 kazanırken, Litvanya'dan gelecek olumlu haber beklenmeye başladı kısa bir süreliğine. Nitekim az önce tamamlanan bahsettiğimiz maçın son saniyelerini izlerken heyecanlanmadım da değil hani. Son hücum Rytas'taydı, 7.1 saniye kalmıştı... Malaga'nın iyi defansına Rytas'ın bilinçsiz hücumu eşlik edince Malaga sahadan 71-73 galip ayrılarak Efes'e Top 16 biletini göndermiş oldu.
Afrika Uluslar Kupası'nda artık alışılan sürprizlere bir yenisi daha eklendi. Kamerun'u 1-0 mağlup eden Gabon, kupaya hem güzel başlamış oldu hem de uzun süre sonra Kamerun'u mağlup etmeyi başardı. Gabon'un golü ise Hull City'nin forveti Daniel Cousin'dan geldi.
ULEB Cup'ta son 16'ya kalan Galatasaray CC ve Türk Telekom'un rakipleri belli oldu. Galatasaray J Grubu'nda Valencia, Unics Kazan ve Hapoel Jerusalem ile eşleşti. Ayrıca bu gruba nedir ne değildir bilmeden kolay bir grup diyenin alnını karışlarlar.
Beşiktaş 1 - 3 Kasımpaşa
Transfer bugün gerçekleşti. Kim peki bu adam? Elrio Van Heerden, Güney Afrikalı orta saha oyuncusu. Blackburn Rovers'tan sezon sonuna kadar kiralık olarak Sivas'ın yollarına adım atacak oyuncu, Rovers'ta herhangi önemli bir maça çıkmamış. İki Carling Cup tecrübesi var fakat onlar da kulübeden gelerek.
Günün erken saatlerinde başlayan Malawi - Cezayir mücadelesi, Cezayir için erken bir şok ile tamamlandı. Malawi'nin Cezayir'i bu farklı skorla mağlup etmesi, Cezayir'in son yıllarda aldığı en ağır mağlubiyetlerden biridir. Hani deriz ya "eti ne budu ne" diye, Malawi bu tanıma son derece uyan bir takım fakat henüz iki gününü tamamladığımız Afrika Uluslar Kupası, daha şimdiden Kinder sürpriz gibi. A Grubu'nda ilk maçlar tamamlanırken, Malawi liderliğe yükselmiş oldu.
Fildişi Sahilleri 0 - 0 Burkina Faso
2008/2009 sezonunu Hertha Berlin'de kiralık olarak geçiren Voronin, sezon başı Liverpool'a döndü dönmesine fakat pek hayırlı bir dönüş olmadı bu. Bu sezonun kendisi için Liverpool'da son sezon olmasını tahmin ediyordum ama Benitez benden daha sabırsız çıktı. Aslında Torres'in sakatlığında forma şansı bulan Voronin, Benitez'e kendini yine sevdiremedi. Ki şanssız olduğu sadece kendi durumu da değil, Liverpool'un gün geçtikçe düşmeye yüz tutan formu oldu.
Resimdeki duaların geri dönüşünü Angola önünde 4-0 yenikken gördük sanırım. Angola'nın ev sahipliği yaptığı Afrika Uluslar Kupası açılış maçında, Mali 4-0 geriden gelerek Angola ile 4-4 berabere kaldı. Asıl ilginç olan, Mali bu gollerin hepsini 12 dakikaya sığdırmayı başardı. Bir Keita, bir Kanoute, bir Keit... Ne denir? Helal olsun.
Sampdoria'yı 1-0 ile geçen Napoli'nin golünü 72. Dakikada German Denis attı. Gayet şık bir goldü aslında. Sağ kanattan yapılan ortayı iyi sezen Denis, topun gelişini iyi izleyerek zamanlamasını yaptı, kaleci boşa çıktığı anda kafayı vurdu. Denis ilk yarıda da net bir gol pozisyonuna girmişti fakat kaleciyle karşı karşıya kaldığı pozisyonu değerlendiremedi. Aslında Ezequiel Lavezzi sakatlanmayıp oyundan çıkmasa bunlar olabilir miydi? Ya da daha mı iyisi olabilirdi? Bunları sormak yersiz şu an.
Serie A'yı, özellike Milan'ı takip edenler tahmin edeceklerdir kimden bahsettiğimi. Tiziano Crudeli'den bahsediyorum. Bu adam karşı takım taraftarlarını dahi imrendirecek derecede Milan aşığıdır. Tek bir maçını kaçırmaz, yediği içtiği Milan'dan ayrı gitmez. Onun bir çok maç anlatımını dinledim ancak son dönemlerde bu kadar üzüldüğü bir maç hatırlamıyorum. Bu sezon Milan, ligin 10. haftasında Napoli deplasmanına çıkmıştı. 3' ve 6' dakikalarda ard arda golleri bularak maça fırtına gibi başlayıp, Crudeli'nin yüzünü güldürmüştü. Ancak Napoli uzatmalarda bulduğu iki gol ile Napoli taraftar ve spikerlerini çıldırtmış, Milan tarafını üzmüştü. İzleyelim, eğlenelim o halde...
